Emek ve Demokrasi Güçleri: Demokratik toplum işçilerin mücadelesiyle mümkün 2025-05-01 14:51:57   İSTANBUL - İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, Kadıköy’deki 1 Mayıs mitinginde "Barış ve demokratik bir toplum, ancak işçi sınıfının ve tüm ezilenlerin birleşik mücadelesiyle mümkün olacaktır” açıklaması yaptı.    İstanbul'un Kadıköy ilçesinde bulunan Rıhtım Meydanı'nda 1 Mayıs Birlik, Dayanışma ve Mücadele Günü dolayısıyla miting düzenleniyor. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) öncülüğünde “Emek, barış, demokrasi, adalet için biz kazanacağız” şiarıyla düzenlenen mitinge onbinlerce emekçi katıldı.    'DİRENENLER BİR ARADA'    Yağışlı havaya rağmen coşkunun hakim olduğu mitingde İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri'nin ortak metni okundu. Kürtçesini Ayşe Aksoy'un, Türkçesini ise Ülkü Gündoğdu'nun okuduğu metinde şu ifadelere yer verildi: “77, 89, 96 1 Mayısı şehitleri şahsında işçi sınıfının baskı ve sömürüden kurtuluş mücadelesinde ölümsüzleşenleri saygıyla anıyoruz. 1996 1 Mayısı’nda ölümsüzleşen yoldaşlarımızın, kavga arkadaşlarımızın haklı ve onurlu davasını, bayrağını bugün bu meydanda dalgalandıran herkesi selâmlıyoruz. 2024 1 Mayısı’ndan bu yana geçen bir yılda direnişler hiç eksik olmadı. Şimdi bu alanda işçilerden öğrencilere, özgürlükleri için yürüyen kadınlardan inançları ve kimliklerini korumak için boyun eğmeyen halklara, doğasını ranta peşkeş çektirmemek için savunanlardan emeklilere direnenler bir aradayız. Bir aradayız çünkü; bu alanı dolduran Mehmet Şimşek programıyla sefaleti büyüyenler, kayyumlarla iradesi gasp edilmeye çalışılanlar, savaş politikalarına vergileri akıtılanlar, yükseltilen milliyetçilikle birbirine düşman edilmeye çalışılanlar, depreme dayanıksız binlerce binanın olduğu kentte rant için Kanal İstanbul’la boğulmaya çalışılanlar, mahsulü, toprağı imha edilenler, havaya, suya, toprağa karışan siyanür ve kimyasallarla ölüme terk edilenler, niteliksiz eğitime mahkûm edilenler, MESEM’lerde ucuz işgücü olmaya zorlananlar, aile yılı denerek görünmez kılınmaya çalışılanlar, bizleriz, direniyoruz.    DEMOKRATİK TOPLUM İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ    Biz diyoruz ki, kazanmak mümkün dostlar. Artık böyle yaşamak istemiyoruz dediğimiz ne varsa, bu baskı ve karanlığı yaratan, kuşatan ve saldıran ne varsa yıkmak mümkün. Yeniyi, güzeli, insanca ve onurlu bir yaşamı kurmak mümkün. Ay sonunu düşünmeden, ‘evim bir sonraki depremde yıkılır mı’ diye kaygılanmadan, işten atılır mıyım korkusu yaşamadan, tacize-şiddete uğramadan, geleceğine dair endişelenmeden, savaşta olmadan, hapse atılıp rehin alınmadan yaşamak mümkün. Tüm mümkünleri gerçeğe kavuşturacak şey, işte bugün işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma gününde buluşan bu direnişlerin birleşmesidir. Her bir direnenin buluşup, birleşip, örgütlenmesi bize kazandıracaktır. Biliyoruz ve diyoruz ki örgütlü halkları hiçbir kuvvet yenemez. Barış ve demokratik bir toplum, ancak işçi sınıfının ve tüm ezilenlerin birleşik mücadelesiyle mümkün olacaktır. Savaş politikalarına, milliyetçilikle körüklenen düşmanlıklara ve halkların iradesini yok sayan baskı rejimlerine karşı, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik temelinde, herkesin kimliği, inancı ve kültürüyle özgürce var olduğu bir arada yaşamı savunuyoruz. Savaşın ve sömürünün değil, dayanışmanın ve adaletin hâkim olduğu bir demokratik toplum için mücadele ediyoruz.    TEK ÇIKIŞ YOLU DİRENİŞ   Bu meydanda buluşan bizler, barışın ve demokrasinin teminatı olarak örgütlü gücümüze güveniyoruz. Sermaye düzeninin ve onun dümenindeki AKP-MHP iktidarının topyekûn saldırılarına karşı topyekûn direniş tek çıkış yolumuzdur. Bizi kurtaracak olan kendi kollarımızdır. İşçileri, emekçileri, kadınları, öğrencileri, halkları bu mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz. Süren ve gelişen direnişler Saray’ın korkusunu büyütmektedir. Boykottan greve direnişin tüm eylemleri bu ucube düzeni sarsmaktadır. Biz bu gücümüzü sınıfımızdan alıyoruz. Biz işçi sınıfıyız, yaşamı üretenleriz. Bu gücü bilerek, bu gücü kuşanarak genel grev genel direnişi örgütlemek, sendikalı-sendikasız tüm işçileri, tüm direnenleri bir mücadele seferberliğiyle sermayenin egemenliğini defedecek sürekli, kararlı, örgütlü bir direnişi yaratmak ellerimizdedir. 77 1 Mayısı’ndan 96 1 Mayısı’na kavgada ölümsüzleşenlere ve tüm insanlığa karşı sorumluluğumuz fabrikalarda, işyerlerinde, hayatın olduğu her yerde sınıf kavgasını büyütmek, geleceğimize sahip çıkmaktır. Karanlığı dağıtacak güç örgütlü işçi sınıfıdır. Kurtuluş yok tek başına. Ya hep beraber ya hiçbirimiz. Yaşasın 1 Mayıs, yaşasın sosyalizm. Yaşasın işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü.”