Gazeteci Akdemir anıldı: Mücadelemiz sürecek 2025-06-08 18:18:40   AMED – Özgür Gündem Gazetesi muhabiri Hafız Akdemir, katledilişinin yıldönümünde katledildiği yerde anıldı.    Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Amed'de 8 Haziran 1992'de katledilen Özgür Gündem gazetesinin Amed muhabiri Hafız Akdemir ölüm yıldönümü için anma düzenledi. Akdemir'in Amed'in Sûr ilçesi Melik Ahmet Caddesi'nde bulunan ve Akdemir'in isminin verildiği sokakta gerçekleştirilen anmaya, basın meslek örgütleri ile çok sayıda gazeteci katıldı. Sokağın başında bir araya gelen gazeteciler ve basın meslek örgütleri temsilcileri, Akdemir'in katledildiği yere kadar "Özgür basın susturulamaz" sloganıyla yürüdü.    Burada, DFG Yönetim Kurulu üyesi Hakkı Boltan açıklamanın Kürtçesini, DFG Yönetim Kurulu üyesi Berivan Altan ise Türkçesini yaptı. Açıklamada, Özgür Basın'ın kapatılan gazeteler, bombalanan binalar, katledilen-kaybettirilen gazeteciler, dağıtımcılarla gerçeği perdelemeye çalışan iktidarların karşısında hakikati haykıran bir gelenek olduğunu vurgulandı. 1990'lı yıllardan bu yana hem devlet hem de devlet destekli yapıların hedefinden olan Kürt gazetecilerin, mesleklerini yapmaya devam ettiği belirtilen açıklamada, o dönem katledilenlerden birinin de gazetenin Amed Bürosu muhabirlerinden 27 yaşındaki Hafız Akdemir olduğu kaydedildi.    Akdemir'in çalışmaları ve yaşadığı zorlukların hatırlatıldığı açıklamada, "Akdemir, haftalık çıkan Yeni Ülke Gazetesi'nde muhabirliğe başladı. Gazetenin kapatılması sonrası Özgür Gündem gazetesinin Amed Bürosu'nda çalışmaya başladı. Katledilen gazeteci Akdemir, Halkın Emek Partisi (HEP) binalarındaki açlık grevleri, Tekel'deki işçi direnişi, işkence görenlerin veya köyü yakılanların haberlerini yapıp, kamuoyuna duyurdu. Akdemir, Hizbullah ve kontrgerilla hakkındaki haberleri ile dikkatleri üzerine çekti. Bir sabah gazetenin kapısına 'Kaleminiz kırılacak, sıra sizde' yazılı bir not bırakıldı. Ertesi gün ise yapılan kimlik kontrolünde 'Yazdıklarına dikkat et' denilerek, tehdit edilen Akdemir, 8 Haziran 1992'de gazete bürosuna giderken bugün isminin verildiği Melik Ahmet Caddesi üzerindeki Hafız Akdemir Sokağı'nda uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitirdi" denildi.    YARGILAMA SÜRECİ   İşlenen cinayetle ilgili başlatılan soruşturmada, 8 yıl boyunca hiçbir ilerleme kaydedilmediğini anımsatılan açıklamada, "90'lı yıllarda devlet tarafından kullanılan Hizbullah sorumlusu Hüseyin Velioğlu'nun, 17 Ocak 2000'de İstanbul Beykoz'da bulunan bir villada öldürülmesinin ardından Diyarbakır 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan Hizbullah Ana Davası'nda yer alan 31 sanığa yöneltilen 188 cinayet arasında Hafız Akdemir cinayeti de yer aldı. Cinayetin tetikçisi olduğu belirtilen Hizbullah üyesi 'Hüseyin' kod adlı Cihan Yıldız, 2008 yılında İnterpol tarafından Avusturya'nın başkenti Viyana'da yakalanıp, getirildiği Türkiye'de Akdemir'in de aralarında olduğu 11 cinayetten sorumlu tutuldu. Yargılama sonucunda Yıldız, 6 cinayet ve 2 silahlı yaralama suçundan müebbet hapis cezasını çarptırıldı. Fakat Yargıtay 9. Ceza Dairesi'ne giden dosya karara bağlanamadan, 1 Ocak 2011'de Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) yürürlüğe girdi. Bu kapsamda tutukluluk süresi 10 yılı geçen 12 sanık tedbir şartıyla 3 Ocak 2011'de tahliye oldu. Akdemir'i öldürmekten de yargılanan diğer Hizbullah hükümlüleri ile birlikte 9 yıllık tutukluluğun ardından serbest bırakıldı. Yıldız'ın diğer Hizbullah sanıkları gibi örgütün yurtdışında bulunan kamplarına kaçtığı belirtiliyor" ifadeleri kullanıldı.    'MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ'   1990'lı yıllarda gazetecileri katlederek, gerçeği perdelemeye çalışan iktidar anlayışının, bugün erişim engelleri, sansür, sahada saldırılar ve yargı kıskacıyla sürdüğüne dikkat çekilen açıklamada, şunları kaydedildi: "Özgür Basın geleneğinin sürdürücüsü olan bizler de tüm engellemelere rağmen gerçeğin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Hem Hafız Akdemir'in hem de katledilen diğer tüm gazetecilerin failleri yargılanıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Hafız Akdemir'in katledildiği bu sokakta bir kez daha hem onu hem de onun gibi katledilen hakikat arayışçılarını anıyor ve yollarından ayrılmayacağımızı belirtiyoruz."   'DEVLET POLİTİK SORUMLULUĞU ÜSTLENMELİ'   Açıklamanın ardından konuşan Akdemir'in yeğeni Fuat Bulut, Akdemir'in, mesleğini onurla icra eden, halkın haber alma hakkını her şeyin üstünde tutan bir gazeteci olduğunu belirtti. Bulut, "Kalemini hiçbir zaman gücün ya da korkunun önünde eğmedi. Gerçeğin izini sürdü, halkın sesi olmaya çalıştı ve bu nedenle hedef haline geldi. 8 Haziran 1992 sabahı, Amed'de, bu sokakta, şu an bulunduğumuz yerde uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Henüz 27 yaşındaydı. O gün, yalnızca bir insanı değil, bir sesi, bir vicdanı da kaybettik" ifadelerini kullandı.    Cinayetin aydınlatılmasını beklediklerini, devletin sorumluluk alması gerektiğini belirten Bulut, "Devlete düşen görev yalnızca suskunluğunu bozmak değil; aynı zamanda açık bir özürle bu cinayetlerin politik sorumluluğunu üstlenmektir" dedi.    Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti (GGC) Başkanı Felat Bozarslan, Akdemir katledildiğinde 12 yaşında olduğunu vurgulayarak, o günden bu yana basın üzerindeki baskılarda değişimin olmadığına dikkat çekti. Tükiye'nin SİHA saldırısıyla 19 Aralık 2024'te katledilen gazeteciler Nazım Daştan ile Cihan Bilgin'i hatırlatan Felat Bozarslan, "Gazeteciler hala katlediliyor. Sokak ortalarında kafalarına kurşun sıkarak öldürmüyorlar, ama ülkenin 4 bir yanında gazeteciler tutsak ediliyor. Hafız Akdemir'e uzanan kirli elleri lanetliyorum. Katledilmiş, şehit olmuş meslektaşlarımızı saygıyla anıyoruz" diye konuştu.    Yapılan konuşmalar ardından Akdemir'in katledildiği yere fotoğrafı ve karanfiller bırakıldı.