Tetwan’da ‘İnsan hakları ve barış’ paneli düzenlendi 2025-07-04 16:54:04   BEDLÎS - Tetwan Belediyesi'nin festivali kapsamında düzenlenen “İnsan hakları ve barış” panelinde barışın temel yolunun insan haklarından geçtiğine dikkat çekilerek, Abdullah Öcalan’ın çağrısının sahiplenilmesi gerektiğine işaret edildi.     Halkların Eşitlik ve Demokratik Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Bedlîs’in Tetwan Belediyesi'nin “Barışın yolunu özgür sanatla örüyoruz” şiarıyla düzenlediği Tetwan Kültür ve Sanat Festivali 8'inci gününde devam ediyor. Bugünün ilk programı "İnsan hakları ve barış paneli" oldu. Festival çadırında gerçekleştirilen panele çok sayıda kişi katıldı. Panele konuşmacı olarak Avukat Gulan Çağın Kaleli ile İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Fırat Epözdemir yer aldı. Wan Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi Avukat Berfin Ozan ise panelin moderatörlüğünü üstlendi.    Açılış konuşmasına yapan Berfin Ozan, “27 Şubat çağrısıyla barış sürecine girdik. Bu topraklarda yaşanan inkâr ve asimilasyon politikaları, yerinden edilmeler, köy boşaltmalar, cezaevi süreçleri, faili meçhuller ve en nihayetinde de çözüm sürecinin baltalanması ve bitirilmesi ile yeniden başlayan bir çatışma hali sadece siyasal alanda değil aynı zamanda insani alanda da çok ciddi bir krize sebebiyet verdi. Gerçek bir barış ancak hakikat ile yüzleşerek, halkların onurunu tanıyarak ve geçmişi unutmayarak inşa edilir” dedi.            ‘DEVLETİN EKOLOJİK YIKIMA SEBEP OLAN PROTOKOLLERİ VAR’   Kürdistan bölgesinin her yerinde büyük bir ekolojik yıkıma neden olan politikaların olduğunu belirten Gulan Çağın Kaleli, “Bu durumda barıştan söz edebilir miyiz? Tecride karşı mücadelenin de bunlardan bağımsız olduğunu düşünmüyorum. Tecrit denilen kavram ya da İmralı’da uygulanmaya çalışılan rejim, bir ihlal alanıdır ve aslında her birimizin yaşantısına etki ediyor. Bugün Sayın Öcalan’ın üzerinde bir tecrit var ve bu hepimizin yaşamına tesir ediyor. Pratikte de 2015 sonrasında sokağa çıkma yasaklarıyla birlikte birçok şehir tecrit edildi” diye belirtti.    ‘ONURLU BİR BARIŞ İÇİN DOĞRU ADIM ATILSIN’   “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” değinen Gulan Çağın Kaleli, “Bu durumun Meclis çatısında konuşulması bizim için kıymetlidir. Bu süreç çok büyük bir sorumluluktur ve nasıl yürüyeceği çok önemli. Barışı sadece silahların susması olarak değerlendirmemiz gerekir. Onurlu bir barış için hangi araçların kullanıldığı ve nasıl yürütüldüğü çok önemli. Meclis içerisinde bir komisyonun kurulması kıymetli ama sadece parlamento özelinde çözülecek bir mesele değil. İçinden geçilen süreç Kürt Özgürlük Hareketi için de çok önemli değişimleri de beraberinde getirecek” diye konuştu.    ‘BARIŞA GİDEN YOL İNSAN HAKLARINDAN GEÇER’   İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Fırat Epözdemir ise, “Barışa giden yol insan haklarından geçer. Silahlı bir çözümün çözüm olamayacağını savunan ve barışı destekleyen biriyim. Barış için mücadele vermek gerekir. Bu sürecin kaybedeni olmayacaktır ve herkes kazanacaktır. Sayın Öcalan’ın, Bahçeli’nin ve Erdoğan’ın çabalarını takdir ediyorum. Geçmişle de yüzleşmeliyiz. Taraflar hatalarını ortaya koymasa ve yapılması gerekenleri yapmazsa sürece zarar verecektir. Bu süreçlerin onurlu bir şekilde yürütülmesi gerekiyor. Türkiye'de de çok ağır insan hakları ihlalleri yaşandı ve bunlarla mücadele ederek bunları ortadan kaldırabiliriz. Silahsızlanma bütün sorunları çözmez ve asıl mücadele ondan sonra başlayacak. Sayın Öcalan bütün dünyaya da örnek olabilecek bir süreç geliştirdi ve umarım başarıya ulaşır. Cezaevinde bulunan başta hasta tutsaklar olmak üzere içerde kalmaya devam ederse bu süreç yürümez. Onların biran önce çıkması gerekiyor” dedi.