Abdullah Öcalan: Barış savaşı veriyorum

img
RIHA - Kürt sorununun demokratik çözümü için mücadele veren Abdullah Öcalan, "Barış savaşı" olarak tanımladığı mücadelesini İmralı’daki tecrit koşullarında da ısrarla sürdürüyor. 
 
Polonya’nın 1 Eylül 1939 tarihinde Naziler tarafından işgal edilmesiyle başlayan ve 6 yıl süren İkinci Dünya Savaşı boyunca 70 milyondan fazla insan yaşamını yitirdi. Sovyetler Birliği ve Varşova Paktı üyeleri, savaşta yaşanan can kayıplarını hatırlatmak ve barışın tesisi için 1 Eylül’ü “Dünya Barış Günü” ilan etti. Birleşmiş Milletler (BM) ise, 1981 yılında 21 Eylül tarihini Dünya Barış Günü ilan etti. Bu nedenle Dünya Barış Günü dünyanın bazı yerlerinde 1 Eylül'de, bazı yerlerinde ise 21 Eylül'de kutlanıyor.
 
Ancak İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana geçen 85 yılda, savaş ve çatışma hali Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın dört bir tarafında sürüyor.  Türkiye, Irak, İran ve Suriye’deki çatışma haline 2021 yılında başlayan Rusya-Ukrayna savaşı, 7 Ekim 2023’de ise İsrail’in Filistin’e dönük saldırıları eklendi. İsrail, Filistin’in yanı sıra aynı saldırıları Lübnan ve İran’a karşı da sürdürürken, çatışmalı süreçle birlikte dünya halkları bir kez daha ulus-devletlerin kanlı siyasetine tanıklık etti. 
 
İMRALI TECRİDİ  
 
Türkiye, Kurdistan ve Avrupa’nın birçok kentinde gerçekleştirilen 1 Eylül etkinliklerinin temel taleplerinden biri olan Kürt sorununun demokratik çözümü için yoğun çaba sarf eden PKK Lideri Abdullah Öcalan, kendisine yönelik uluslararası komplonun başlatıldığı 9 Ekim 1998 tarihini “3’üncü Dünya Savaşı’nın startı” olarak nitelendirdi. İmralı F Tipi Kapalı Cezaevi'nde 25 yılı aşkın süredir ağır tecrit koşullarında tutulan Abdullah Öcalan’dan 42 aydır haber alınmazken, iktidarın savaş konseptini yeniden devreye koyduğu 2015’den bu yana artan şiddet ve çatışma, Türkiye’yi başta ekonomi ve hukuk olmak üzere pek çok alanda krize sürükledi. Abdullah Öcalan’ın, demokratik çözüm ve kalıcı bir barış için yaptığı sayısız çağrı yanıtsız bırakıldı. Bu çağrıların milyonlara ulaşmasını engelleyen iktidar, savaş politikalarıyla derin krizlere neden oldu. Tüm yönelimlere rağmen barış ısrarından vazgeçmeyen Abdullah Öcalan'ın, barışa dair geçmiş dönemlerdeki değerlendirmeleri ise bugün halen geçerliliğini koruyor. 
 
‘BARIŞ ÇABAMI BÜYÜK YÜRÜTECEĞİM’
 
Abdullah Öcalan’ın 7 Haziran 1999 tarihli avukat görüşmesinde, “Her savaşın barışı vardır. Barışı bilmeyenler savaşı yüzüne gözüne bulaştırır. En güzel barış savaştan daha zordur. Savaş ve barış kavramlarını doğru anlayın. Yarın idama da gidebilirim, ama barış çabamı büyük yürüteceğim. Savaş çirkinliklerin yıkılması, barış güzelliklerin yaratılmasıdır. Sıfır düzeyi yoktur. Barış bir sanat gibi işlenmelidir. Bu tavsiyemdir” diye belirtti. 
 
Aynı yıl 19 Haziran’da bir başka avukat görüşmesinde Abdullah Öcalan, şunları söyledi: "Bu, barış savaşının ütopyasıdır. Benim yaşamımı böyle anlayın. Barış ütopyasını gerçekleştirmek istiyorum. Barış konusunda oldukça ciddiyim. Taktik olarak anlaşılmamalıdır.” 
 
‘ANLAMI ÖZGÜRLÜKTÜR’
 
Yaşamın barış üzerine yoğunlaşması gerektiğini birçok kez vurgulayan Abdullah Öcalan, 29 Haziran 1999 tarihli görüşmede, "İnanılmaz bir barış savaşımı var. Çok yoğun kanlı çatışmayla birlikte iki yüzyıllık bir kavga barışa dönüşecek mi, sona erecek mi? Büyük barış çabası başlıyor, tarihidir. Savaşın, barışın en ağırını biz çekiyoruz. Burada geçen her saniye kutsaldır, saygı duymak gerekir. Acımasız savaşı bizden daha çok yaşayan yoktur. Barış için yaşayacağım anlaşıldı mı? Savaşın da barışın da anlamı özgürlüktür; herkes adına özgürlüğün kazanılmasıdır. Umarım herkes bu anlayışta olur” ifadelerini kullandı. 
 
YENİ BARIŞ ANLAYIŞI 
 
Barış için savaş verdiğini vurgulayan Abdullah Öcalan, 2 Aralık 1999 tarihli bir görüşmesinde de şunları vurguladı:"24 saat bir savaş içindeyim. Barış savaşı veriyorum. Barış savaşı dışarıdaki savaştan daha zor. Barış yalnız kucaklaşmaktan ibaret değil. Korkunç karşıtları var. Bizim yanımız, benim yanım barış sürecine katkı sunmaktı.” 
 
6 Aralık 1999 tarihli görüşmede yeni bir barış anlayışın olması gerektiğine işaret eden Abdullah Öcalan, "Ya bir daha çatışma ya da kapsamlı barış süreci. Belirsizlik tehlikeli. Barış çalışması derinleşmezse, çatışma gelişir” dedi. 
 
SAVAŞ FELSEFESİ 
 
Abdullah Öcalan, İmralı Cezaevi’nde kaleme aldığı savunmalarında da barışa dair birçok çözümleme yaptı. 
 
İmralı yargılama sürecini de demokratik barış arayışı ve çağrısı olarak değerlendireceğini belirten Abdullah Öcalan, barışla ilgili yaptığı çözümlemelerde, “‘Hakkın savaştığın kadardır’ mantığı genel bir yöntem haline gelmiştir. Hak arayan savaşmasını bilmelidir biçimindeki bu zihniyet, 'savaş felsefesi'nin özüdür. Bu zihniyetin tüm din, felsefe ve sanat ekollerinde yüceltilmesi, bir avuç gaspçının eylemine 'en kutsal eylem' sıfatının takılmasına kadar ilerletilmiştir. Kahramanlık, kutsallık bu gasp eyleminin unvanı haline getirilmiştir. Böylesine yüceltilerek hakim anlayış haline getirilen savaşlar, tüm toplumsal sorunların çözüm aracı olarak düşünülmüştür. Sanki savaş dışı çözüm yolları mümkün değilmiş, olsa bile pek makbul sayılmazmış gibi bir ahlak anlayışı toplumu bağlamıştır. Sonuç, en kutsal çözüm aracı şiddettir. Bu tarih anlayışı yıkılmadıkça, toplumsal olgunun gerçekçi değerlendirilmesi ve sorunlarına savaşsız çözüm aranması zordur. En barışçıl ideolojilerin bile kendilerini savaştan alıkoymamaları bu zihniyetin gücünü gösterir. Sürekli barış isteyen büyük dinlerle, çağdaş sınıf ve ulus hareketlerinin bile savaşçı iktidar kliğinin tarzıyla savaşmaktan kendilerini alıkoyamamaları bu gerçeğin diğer bir kanıtıdır” ifadelerine yer verdi.
 
‘EN ETKİLİ ÇÖZÜM DEMOKRATİKLEŞME’ 
 
Halkların şovenizmi aşarak demokratikleşmeyi ve barışı dayattığına işaret eden Abdullah Öcalan, “Önümüzde bizleri bekleyen kapitalizmin tek taraflı iradesi döneminin geçtiği, halkların şovenizm ve savaşla yüklü milliyetçiliği aşarak demokratikleşmesini ve barışını dayattığı, kültürel ve yerel gerçekliği ile buluştuğu bir dönem olasılığı güçlüdür. Bunun tek başına değil, hakim sistemin devlet merkezli, ama küçültülmüş yapılanmalarıyla ilkelere dayalı ortaklaşa yürütülmesi de bu olasılık dahilindedir… Toplumsal sorunları ‘başta barış olmak üzere’ çözmede en etkili aracın demokrasi olduğu tartışmasızdır. Gücünü çok zorunlu meşru savunmalar dışında savaştan değil ikna kabiliyetinden alır. Savaşla kaybedileceklerle ikna temelinde kazanılacak değerleri karşılaştırarak, halkların öz çıkarına uygun çözümleri her zaman geliştirebilir. Cesur ve gerçekçi tartışmalar sorunları aydınlatır. Aydınlanan sorunlar ise tarafların en geniş katılımıyla, köklü uzlaşmalarla hal yoluna girebilir. Hiçbir sistem demokrasiler kadar tartışmalı ve gerçekleri su yüzüne çıkarmada başarılı olamaz” değerlendirmesinde bulundu. 
 
BARIŞ VE TOPLUM KAVRAMININ BAĞI
 
Ömrünü Kürt sorununun çözümüne adayan özel olarak da İmralı sürecinde buna yoğunlaşan Abdullah Öcalan, Kürt sorunun karmaşık ve çok yönlü olduğuna dikkat çekti. Kürtlerin dört parçada da devlet ve toplum yapılanmasıyla derin sorunları olduğunu belirten Abdullah Öcalan, “En basit medeni haklarından bile yararlandırılmamaktadır. Siyasal ve ekonomik hakları gündeme bile getirilmemektedir. Toplumsal barışı önleyen savaşlara gerekçe yaratan, tarihte her zaman ideolojilerin gerçek dışı savlarıdır. Bu da sürekli karşı ideolojilere, beraberinde karşı yapılanmalara yol açarak, toplumu gergin ve çatışmalı halde tutmaktadır. Dünya, bölge, Türkiye ve Kurdistan'daki tüm gelişmeler barış ve demokratik çözümünü dayatmaktadır. Devlet, iktidar ve savaş ‘dolayısıyla barış’ meselesiyle uğraşanlar, toplum kavramını mutlaka yetkin ve yeterli kılmaya öncelik vermelidir” diye vurguladı. 
 
ÇÖZÜM DEKLERASYONU 
 
Aşırı milliyetçi devletçi yaklaşıma değinen Abdullah Öcalan şunları belirtti: “Kürdistan'da aynı milliyetçi devletçi akımlar üstün çıkarsa, bir değil dört İsrail-Filistin ortaya çıkar. Bundan çıkarmamız gereken birçok sonuç vardır. Ayrıca günümüzde yaşanan Çeçenistan, Karabağ, Kosova, Kıbrıs, yakın dönemde Ermeni-Osmanlı, Kürt-Cumhuriyet, Arap-Osmanlı, Kürt-Irak bağlamındaki sorunların yol açtığı sonuçlar da bilinmektedir. Yeni facialara yol açmamanın en uygun yolu, Kürt sorununu imha, inkar ve küllendirme, dilencileştirme konumuna düşürmeden, tutarlı, içtenlikli bir barış ve demokratikleşme reformu ile çözüme cesaret etmedir. Bunun genel formülü de Türkiye somutunda çözümlediğimiz, genel güvenlik ve kamusal alan ortaklığı olarak 'devlet + Kurdistan'da demokrasi' formülünün Ortadoğu çapında genelleştirilmesidir. Kendini somutta 'Ortadoğu'da demokratikleşme + devletin demokrasiye duyarlılığı = Kurdistan'a özgürlük'tür. Özgür Kürdistan daha çok demokratik Kurdistan'dır.”
 
2003 yılında kalıcı barış ve demokratik çözümün yol haritasını açıklayan Abdullah Öcalan, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nün barış, uzlaşma ve çözümün miladı olması çağrısında bulunmuştu. 
 
Öcalan’ın 1 Eylül 2003 tarihine giderken 13 Ağustos 2003’te 10 maddeden oluşan “Uzlaşma ve Çözüm Deklarasyonu”nda şunlar yer alıyordu: 
 
“* Uzlaşma ve çözümün ilk adımı olarak demokratik bir çerçeve sunuyorum. Bu temelde Avrupa Birliği’ne uyum sürecini de önemli buluyorum. Dile getirdiğim demokratik çerçevenin ve diğer önerilerin Avrupa Birliği sürecine de uygun olduğunu düşünüyorum. Bu temelde;
 
a- Düşünce ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engeller kaldırılmalı, serbest siyaset yapmanın tüm koşulları yaratılmalıdır.
 
b- Siyasal partiler ve seçim yasası demokratik ölçülere göre yeniden düzenlenmelidir. Özgür ve bağımsız bir seçimin tüm koşulları yaratılmalıdır.
 
c- Demokratik bir yerel yönetim yasası çıkarılarak, yerel yönetimlerin yetkilere arttırılarak demokrasi geliştirilmelidir.
 
* Kürt olgusu demokratikleşmenin temel bir olgusu olarak kabul edilmelidir. Kürt öğesinin demokrasi kapsamına alınması, Kürtlerin demokratikleşmede bir öğe olarak kabul edilmesi anlamına gelir.
 
* Cumhuriyetin temel niteliklerine aykırılık teşkil etmenin dışında, Kürtlerin kültürel hakları tanınmalı, kendi kültürlerini özgürce ifade edebilmeliler. Buna TV, radyo, kitap, eğitim hakkı da dahildir. Bu konuda sınırlamaya gidilmemeli, halk ne kadar istiyorsa o kadar kültürel hakları, TV, radyo, basın-yayın, eğitim hakkı verilmelidir.
 
* Kürtlerin demokratik ve siyasal hakları yasal ve anayasal güvenceye kavuşturulmalıdır.
 
* Köye dönüşlerin güvenli bir şekilde sağlanması için gerekli girişimler yapılmalı, gerekli idari, hukuki, ekonomik ve sosyal tedbirler alınmalıdır.
 
* Koruculuk, ekonomik ve sosyal tedbirler alınarak kaldırılmalıdır. Devlet içinde yuvalanmış ve hiçbir kanuni dayanağı bulunmayan gayri meşru güçler, çeteler lağvedilmelidir. Meşru güçler dışında güvenlik gücü kalmamalıdır.
 
* Ekonomik çerçeveyi oluşturma açısından köye dönüşlerin sağlanmasıyla birlikte GAP projesi çerçevesinde etkin bir planlama ve destekleme ile bölge ekonomisi için yeni projeler geliştirilmelidir.
 
* Toplumsal Barış ve Demokratik Katılım Yasası çıkarılarak dağdakilerin, sürgündekilerin ve cezaevindekilerin yasal ve demokratik sürece katılmaları sağlanmalıdır.
 
* Uzlaşma ve diyalog gelişmediği takdirde meşru savunma hakkının kullanılacağı çözümün bir parçası olarak ele alınacaktır.
 
* Şu ana kadar yürütülen yanlış politikalardan dolayı devlet Kürtlerden özür dilemelidir.”
 
DEMOKRATİK ULUS ÇÖZÜMLEMELERİ
 
Abdullah Öcalan, Demokratik Ulus anlayışının Ortadoğu’da yaygınlaştırılması gerektiğini belirttiği 13 Aralık 2006 tarihli görüşmede, "Ortadoğu’da çözüm ancak böyle olur. Ortadoğu ülkeleri için demokratikleşme olmadan mevcut ulus-devlet yapılarıyla, ulus-devletin kurucusu olan Avrupa devletleri ve ABD ile baş edemezler. Benim daha önce başka filozoflar tarafından da dile getirilen Demokratik Ulus anlayışım, Türkiye’de sorunların barışçıl ve demokratik bir şekilde çözülmesinin tek yoludur. Aksi takdirde MHP ve CHP’nin yaptığı gibi kuru, sahte ulus-devlet mantığıyla sorunlar çözülmez” dedi. 
 
Öcalan, kendisiyle “çözüm” adı altında 2013 ile 2015 yılları arasında yapılan görüşmelerde de barışın sağlanmasına dair önemli değerlendirmelerde bulundu. İmralı Heyeti ile 3 Ocak 2013’te yapılan ilk görüşmede, “23 yıldır barış için uğraşıyorum” diyen Öcalan, 23 Şubat 2013 tarihli heyet görüşmesinde, başlatılan süreci “Tarihi bir barış ve demokratik yaşama geçiş” olarak tanımladı. 
 
ÇÖZÜM SÜRECİ
 
Barış çabalarının Turgut Özal ile başladığını hatırlatan Abdullah Öcalan, 21 Temmuz 2013 tarihli görüşmede, “Erdoğan söylemde ‘Baldıran zehri içerim’ diyor ama pratik tam tersidir. Biz savaşı AKP’ye karşı başlatmadık ki. Önce Kürt feodallerine karşı, sonra devlete karşı savaştık. Şimdi devletin temsilcileriyle burada çatışmasızlığı barışa doğru evriltmek istiyoruz. Ama AKP adım atmadı” dedi. Hakiki barış olmazsa hakiki savaşın başlayacağı uyarısında bulunan Abdullah Öcalan, 27 Şubat 2015 tarihli görüşmede, “AKP otoriterleşmek isterse kendini bitirir. AKP hakiki olmazsa bu sefer gerilla hakiki savaşı başlatır. Anlaşma yok, çözüm yok, barış yok, faşizmi dayatırsa savaş başlar” diye uyardı.
 
TECRİT VE IRKÇI SALDIRILAR 
 
İktidar tarafından “buzdolabına kaldırdık” denilerek bitirilen diyalog sürecinden sonra Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit derinleştirildi. Buna karşı 2018 yılında Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde açlık grevleri başladı. Eylemin sonucunda ise 2019 yılında Abdullah Öcalan ile yapılan birkaç görüşmede de çağrılar ve çözüm çabaları öne çıktı. Bu dönemde Abdullah Öcalan, İmralı Adası’na giden avukatlarına “Kürtlere yer açmaya çalışıyorum gelin Kürt sorununu çözelim. Bir haftada çatışma durumunu, ihtimalini ortadan kaldırırım diyorum. Ben çözerim, kendime güveniyorum, çözüm için hazırım. Ancak devlet de devlet aklı da gereğini yapmalıdır” mesajını verdi. 
 
Gelinen noktada İmralı'da giderek ağırlaştırılan tecrit sebebiyle Abdullah Öcalan ve beraberindeki tutsaklardan 42 aydır haber alınamıyor. Kürt soruna karşı geliştirilen ve giderek derinleşen savaş, yükselen yeni nesil milliyetçi ve ırkçı saldırılara yer açarken, savaş politikaları da yaşanan yoksulluğu giderek arttırdı. 
 
MA / Ceylan Şahinli
 
 
 
 

Diğer başlıklar

04/09/2024
17:50 Sincar ve Özdemir katledildikleri yerde anıldı
17:38 ‘Tîrêjên Rojê’ kampanyasının startı BM önünde verildi
16:34 Emine Şenyaşar’ın eylemi 14’üncü gününde
16:12 SİHA saldırısında baba ve 2 oğlu katledildi
15:56 Erdoğan 'katil' dediği Sisi'yi resmi törenle karşıladı
15:55 Cezaevinde 'halaya' ceza
15:53 Erdek'te çıkan yangın 400 dönüme zarar verdi
15:50 İHİK'e Sincan Cezaevi başvurusu: Havalandırmada arama dayatılıyor
15:32 Irak’ta 6 ayda 421 tecavüz olayı yaşandı
14:36 Dukan'da bir araca hava saldırısı
14:29 Uşakov: Türkiye BRICS'e tam üyelik başvurusu yaptı
13:49 Sincar katledilişinin 31'inci yılında mezarı başında anıldı
13:46 1 kişinin ölümüne neden olan şirketin ruhsatsız santral işlettiği ortaya çıktı
12:36 Espiye Cezaevi’ndeki tutsaklardan ihlallere karşı duyarlılık çağrısı
12:30 Hopa'da Reşit Kibar için cenaze töreni düzenlendi
11:54 İSİG: Ağustos’ta 179 işçi yaşamını yitirdi
11:52 Ağaç kesimine karşı çıkan Kibar'ı öldüren saldırgan tutuklandı
11:16 Cezası onanan 3 siyasetçiye gözaltı
11:14 AKP'nin ortakları bir arada
11:08 DEM Partili belediyeden kadınlar için bir dizi karar
10:50 Tutsaklara işkence Meclis’e taşındı
10:03 Sincar’ın katledildiği günü anlattı: Ardılları diz çökmedi
09:57 'Çözüm' yolunu göstermek suç oldu!
09:56 Hopa saldırısı: Bu güveni ekolojik talana yol açan iktidardan alıyorlar
09:30 Narin Güran soruşturmasında ilk günden bugüne neler yaşandı?
09:16 DAİŞ'in alıkoyduğu 2 oğlundan 10 yıldır haber alamıyor
09:13 Gazeteci Şengalî: İşgal planları tüm halkları tehdit ediyor
09:11 30 yıllık kanser hastası tutsağın tahliyesine 'pişmanlık' engeli
09:10 Öğrenciler ikinci el kitap bile alamıyor
09:09 Irkçı saldırılar: Karşı durmanın yolu öz savunmadan geçiyor
09:08 Av. Kaya: Şiddeti besleyen erkek yargı sistemidir
09:06 Şirnex'te okul zili öğretmensiz çalacak
09:05 8 soruda Abdullah Öcalan’ın 'umut hakkı'
09:02 PADÊ yöneticileri: Kapatma kararı mücadelemizi engelleyemez
09:00 04 EYLÜL 2024 GÜNDEMİ
03/09/2024
23:49 Îdir’de kadınlar özel savaş politikalarını tartıştı
20:51 2 HPG'linin cenazesi aileleri tarafından alındı
20:34 Êlih Belediyesi ve baro anlaştı: Kadınlara hukuki destek sunulacak
19:43 Reşit Kibar için açıklama: Hesabını AKP’den soracağız
19:28 Reşit Kibar için yürüyen Hopalılar, uluslararası yolu kapattı
19:22 Sîdekan’a saldırı: 1 kişi katledildi
18:38 DEM Parti’den hasta tutsak Kuday’ın tahliyesi için bakanlığa başvuru
18:02 İran’a ait yük teknesi battı: 3 ölü
17:56 Manş Denizi’nde 12 mülteci yaşamını yitirdi
17:40 Sendika, kaydı yayınladı: Neden sendikaya üye oldunuz
17:33 Ezaz’da çocuğa işkence
17:27 Sevk edilen tutsakların ailelerine iki gün sonra bilgi verildi
17:19 Ereğli’de domates çiftçisi isyan etti
17:05 Mêrdîn'de şüpheli kadın ölümü
17:04 BES-AR: Kamu emekçilerinin yıllık enflasyonu yüzde 81
16:59 DEM Parti ağır hasta tutsak Özbek için İHİK'e başvurdu
16:41 İran’da bir yılda 400’ü aşkın kişi idam edildi
16:38 Eskişehir'de şüpheli kadın ölümü
16:23 Dilruba Kayserilioğlu'na 7 buçuk ay hapis cezası
16:13 Hopa'da tehdit başvuruları dikkate alınmamış
16:02 Bafil Talabani: Mesrur Barzani müdür dahi olamaz!
15:47 Tehdit edilen gazeteci Arslan'dan suç duyurusu
15:20 Emine Şenyaşar'ın Meclis'teki direnişi 13'üncü gününde
15:09 Şişli'de plazada yangın
14:41 Kadınlara şiddet uygulayan erkekler serbest bırakıldı
14:18 MKG’den Ağustos raporu: 6 kadın gazeteci tutuklu
14:18 Kremlin: Erdoğan BRICS zirvesine katılacak
14:05 Fernas işçileri yine jandarma bariyeriyle engellendi
13:59 DEM Parti: 40 kilonun altına düşen Kuday tahliye edilmeli
13:48 Ayhan Bora Kaplan davasındaki gizli tanığı kaçıran polislere tahliye
13:41 Adliyede 'Burada adalet yok' pankartıyla adli yıl açılışı
13:34 Kongo’da cezaevinde firar girişimi: 129 ölü
13:32 Tutsak Yiğit: Şiddete maruz kaldık
12:41 DİSK: 13 Eylül’de Mersin'den başlayarak mitingler yapacağız
12:40 Ahmadpur'un cenazesi ailesine verildi
12:22 Ağaç kesimine karşı çıkanlara saldırı: 1 ölü, 2 yaralı
11:45 Bir gecede 24 saldırı
11:33 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
10:37 DEM Parti'ye başvurunca AKP'ye üye yapıldığını öğrendi
10:29 TÜİK enflasyonu yüzde 51,97'e düşürdü!
10:14 Lokman cinayetinde 7 gözaltı
10:07 Habur’da bekletilen çocuklar yurda yerleştirildi
10:00 Hewlêr ve Silêmaniyê kırsalı bombalandı
09:57 Apê Musa Gazetecilik Ödülleri'nde son başvuru tarihi 10 Eylül
09:50 ENAG'ın enflasyon verileri: Aylık 3,47, yıllık 90, 35
09:42 Şirnex'te ulaşıma zam
09:18 Hasta tutsak Kuday'a kötü muamele: Yemeği önüne fırlatıldı, su verilmedi
09:08 Manavgat Cezaevi'nde psikolojik şiddet ve tehdit
09:07 Aydın'da bir kadın katledildi
09:05 21 kişinin katledildiği yasağın üzerinden 9 yıl geçti
09:04 Giyadîn'de maden nedeniyle 7 köy göçe zorlanıyor
09:02 İşçi mücadelesi büyüyor: Krizlerin nedeni Kürt sorunudur
09:02 Tutsak gazeteci: Tecrit kaldırılmadıkça eylemler devam edecek
09:02 Kokarca dadanan fındığın fiyatı 60 TL'ye düştü
09:00 3 EYLÜL 2024 GÜNDEMİ
00:32 Wêranşar’da madde bağımlılığına karşı çalışmalar sürüyor
02/09/2024
23:48 ABD, Venezuela Devlet Başkanı Maduro’nun uçağına el koydu
23:36 Amedspor ilk galibiyetini aldı
23:31 Mahkeme ‘kasten öldürme’ den tutukladı, Tunç ‘temennimiz sağ ulaşabilmek’ dedi
22:36 KNK’den Hekim Lokman için açıklama
22:26 4 yıldır ölümü aydınlatılmayan Koçak anıldı
21:41 Musena’da Kürtlerin bulunduğu toplu mezar açıldı
20:28 Ali Şen, 31 yılın ardından tahliye edildi
20:18 Barış mitinginde gözaltına alınan 12 kişi tutuklandı
19:51 Tutuklanan Güran’ın avukatı: Deliller yeterli değil
19:36 OHAL KHK’lerin yıldönümü: Baskı düzenini ortak mücadeleyle püskürteceğiz
18:53 Adalet Peşinde Aileler’den hashtag kampanyası
18:39 Narin Güran’ın amcasının jandarma ifadesi ortaya çıktı
18:10 Narin Güran’ın amcası tutuklandı
18:06 Êlih Barosu: Kürt kimliğinin yasal güvenceye kavuşturulması zorunluluktur
17:49 Êlih Belediyesi’nden bir ücretsiz ekmek büfesi daha
17:31 HRW Afşin-Elbistan Termik Santralleri konusunda Türkiye’yi uyardı
17:11 Katledilen Lokman'ın dosyasına gizlilik kararı
17:08 Savcılıktan SOLDEP'e ihtarname: Kürtlerin hakkını savunmak anayasaya aykırı sayıldı
17:04 Erdoğan adli yıl açılışında konuştu: Mahkeme kararları herkes için bağlayıcı
16:37 İzmir ve Mersin'de 'Özgürlüğe ses ver' eylemi: Tecrit savaşta ısrardır
16:24 Babaları tutuklanan 6 çocuk sınır kapısında mahsur kaldı
15:59 BES: Adliye çalışanlarının koşulları düzeltilmeli
15:31 Yüksekdağ ve Kobanê tutsakları için 'özgürlük' kampanyası
15:16 Narin Güran’ın amcasına tutuklama istemi
15:10 Lokman’ın öldürülmesi Meclis gündeminde: Kürtçe konuşmak yasak mı?
15:05 Gazeteci Gulistan Tara’nın ailesinden MKG’ye ziyaret
14:59 HES projesine tepki: Bir kimlik yok edilmek isteniyor
14:58 30 yıllık tutsak Göbe'nin tahliyesi bir kez daha ertelendi
13:51 Emine Şenyaşar Meclis'te polis dışında muhatap arıyor
13:46 Türkiye'nin Amêdiyê kırsalına taşıdığı paramiliter gruplar görüntülendi
13:37 Amed’te adli yıl açılışı: Adalet mücadelemiz sürecek
13:28 Qers Belediyesi aile şirketine döndü: Kenti Ülkü Ocakları yönetiyor!
13:10 İstanbul'da 'Savaş, yoksulluk ve demokratik çözüm' paneli düzenlenecek
12:51 GÖÇİZDER'den mal varlığının dondurulmasına tepki
12:29 Türkiye'de bebek ölüm hızı AB üyesi ülkelerden üç kat fazla
12:22 Silvan Alay Komutanlığı deposundan silah çalan uzman çavuş tutuklandı
12:08 Gabar’da çıkan yangın söndürüldü
11:59 DFG: Ağustos ayında gazetecilere yönelik baskı arttı
11:48 Narin Güran 13 gündür kayıp: Amca Güran adliyeye sevk edildi
11:40 Êlih’te polis şiddeti kameraya yansıdı
11:33 Maltepe Cezaevi’nden sevk edilen tutsakların ailelerine bilgi verilmedi
11:29 Xwebûn ‘Neden kadın gazeteciler?’ manşetiyle çıktı
10:59 Ekonomik büyüme durgunluğa girdi
10:56 1 Eylül mitinginden: Barış Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ile mümkün
10:31 Pirsûs’da ev baskınları
10:04 Afyon'da işçi minibüsü devrildi: 10 yaralı
09:09 Tutsak Kuday'ın durumu ağırlaşıyor: Son günlerini ailesiyle geçirmek istiyor
09:08 Devlet hastanesinde 'cihaz yok', özel hastane 800 bin TL istiyor
09:07 İl Özel İdaresi'nden cami derneğine 7 milyonluk ödenek: Yolsuzluk yapılıyor
09:07 İktidar kadın ve çocuğa dönük ihlal verilerini neden açıklamıyor?
09:06 BEKSAV’da yeni dönem kayıtları başladı
09:04 Fernas Madencilik'te mücadele: Ya saygın bir uzlaşı ya da tavizsiz direniş
09:03 ‘Kadın cinayetlerine karşı esas güç örgütlülük’
09:02 Kadınlar her hafta bir parkta 'emek' için buluşuyor
09:02 Tahliyesi engellenen tutsak eylemde
09:00 02 EYLÜL 2024 GÜNDEMİ
01/09/2024
22:50 KYK yurtlarına yüzde 50 zam
21:20 KESK: Kadıköy'de gözaltına alınanlar serbest bırakılsın
20:52 Amed’de polis şiddetine yurttaşlardan tepki